Düzce Gündem Haber

Düzce Belediyesi hizmet binasının yıkımına başlanmasının ardından, siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar Düzce Adliyesi önünde bir araya gelerek tepki gösterdi.

DMHA DÜZCE-Grup, yıkımın durdurulması için suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı.

Toplantıya çok sayıda parti il ve ilçe başkanı, sivil toplum temsilcisi ve vatandaş katıldı. Katılımcılar, yıkım kararının hukuksuz, aceleci ve kamu yararına aykırı olduğunu ifade etti.

“Belgesiz, izinsiz bir yıkım kabul edilemez”

Düzce Kent Konseyi Başkanı Birol Aksu, sürecin tamamen hukuksuz ilerlediğini savunarak şunları söyledi:

“Dün belediye binasının yıkılmaması için adliyeye başvuruda bulunduk. Ancak bugün sabah hiçbir belge ve izin olmadan iş makineleri binaya zarar verdi. Bu binanın yıkılması Düzce’ye zarar vermektir. Kamu malını yok ediyorlar. Gerekirse yıkım makinelerinin önüne geçeceğiz. Bu binanın yıkımına izin vermeyeceğiz.”

“Dört yüz milyonluk binaya hançer saplandı”

Düzce Belediye Meclis Üyesi Mehmet Ali Çelik ise sürecin şeffaf yürütülmediğini belirterek şöyle konuştu:

“Sivil toplumun, siyasi partilerin ve halkın itiraz ettiği bir dönemde sabahın erken saatlerinde gizlice yıkıma başlanması kabul edilemez. Elinde hiçbir resmi belge olmayan ekipler binaya zarar veriyor. Sağlam bir binayı kusurlu hale getirmeye çalışıyorlar. Bu, Düzce halkının malına yapılan bir saldırıdır.”

Vatandaş: “O bina bizim paramızla yapıldı!”

Yıkıma tepki gösteren vatandaşlar ise karara sert sözlerle tepki gösterdi:

“Biz seçtik, biz yaptık o binayı. Vergilerimizle yaptık, bize sormadan nasıl yıkarlar? 17 yıllık bir binayı çöpe atacak kadar zengin bir ülke değiliz. Halkın sesi dinlenmiyor. ‘Ben yaptım oldu’ devri bitti!”

Anahtar Parti Düzce İl Başkanı Metin Topal ise,

“Düzce kamuoyuna sorulmadan yapılan bu yıkım bir darbe girişimidir. Bu kadar acele edilmesinin hiçbir gerekçesi yok. Burası Düzce halkının malıdır, kimsenin keyfine göre yıkılamaz,” ifadelerini kullandı.

“Malzemeler dahi israf ediliyor”

Zafer Partisi Düzce İl Başkanı Hülya Eroğlu da ekonomik kayba dikkat çekerek,

“Yıkım sırasında pencereler, kapılar, teknik ekipmanlar zarar görüyor. Bu malzemelerin her biri değerli. Tasarruf tedbirlerinden bahsedilen bir dönemde bu büyük bir israftır,” dedi.